Kalbin şifası sevgidir.

Sevmeye önce kendinden başlamalı...

İnsanın sevdiklerine, iletişime, bağ kurmaya yani 'diğerlerine' ihtiyacı var. Çünkü yaratılışı bu, duygusal bir varlık. Bu sebepten dolayı da en ufak şeylerden bile etkilenmeye müsait aslında. Özellikle hayatı yüzeysel değil de daha derin anlamlarla yaşayan hassas insanlar etkilenmeye daha da müsait. Mutlulukları da hüzünleri de yüksek yaşar onlar. Üzüntüler de böyledir. Hayal kırıklıkları da. 

Her insanın hayatında güvendiği, umut ettiği, inandığı ama sonunda hayal kırıklığı yaşadığı bazı deneyimleri vardır. 

Anlam veremediği, işin içinden çıkamadığı, zorlandığı ve korktuğu. Korkuyordur çünkü o duyguyla nasıl başa çıkacağını bilemiyordur. Sevdikleri destek olsa da onu teskin edecek şeyler söylese de bazen o duygularla başa çıkmak yine de zor olur. Çünkü önce kendinin fark etmesi, kabul etmesi, içselleştirmesi gerekiyordur. Aslında bunun için biraz zamana ihtiyacı vardır. Çünkü zaman hep söylendiği gibi ilaçtır. Neye ilaçtır peki? Duyguların gücünün hafiflemesine, suların durulmasına ve durumun netleşmesine. Hiçbir his, yaşananlar yok olmaz sadece üzerimizdeki o güçlü etkisi zamanla zayıflar. İşte o ana ulaşmak için de insanın kendisiyle kurduğu bağ oldukça önemli. Çünkü kalbinde olup biteni ancak en iyi kendisi biliyordur. Kendi yaralarını saracak güce ve kendi elinden tutup kaldıracak güce de sahip olur böylelikle. Sevmeye önce kendinden başlamalı insan. Çünkü o zaman kendisine iyi gelmeyen şeyi fark edebilir, bunun için bir karar alabilir. Sevgi, şifadır evet ama sizi yaralayan durumlarda önce kendinizi sevmeniz gerektiğini hatırlamalı, ruhunuzun ahengini bozan şeylerden uzaklaşmalısınız.

Kalbin şifası sevgidir. 

Bu nedenledir ki kalbi en çok yaralayan da bu. Diğerleriyle olan bağlantısında onu en çok inciten de. Çünkü insan sevdiğine kırılır, ona açar kalbini. Hayatın bir başka imtihanı da bu işte. Çünkü herkes sizinle aynı bakış açısına, hassasiyete sahip değil. Burada yapılacak şey kendini iyi tanımak, diğerlerini okuyabilmek ve sınırları iyi çizmek. Yoksa incinen yine siz olursunuz. Sizi sizden daha iyi kimse düşünemez. Herkes kendi hayatının başrolünde. Önce biz kendi elimizden tutacağız.

Her yaşanan bize bir şeyler anlatmak ister aslında. İçinde debelendiğiniz durum her neyse bu hayat yolculuğunda size bir şeyler anlatıyor. Zaman geçince, sular durulunca göreceksiniz. Kendinize iyi gelen şeylerle meşgul olmanız, zihninizi dinlendirmeniz, kalbinize iyi gelen diğer şeylere yer açmanız bu süreçte yapılacak en iyi yollardan birkaçı. 

Duygularımız bize ait. Bazen acıtsa da bizi olgunlaştıran, değiştiren şeylerden biri de bu. Yaş alıyoruz, yaşıyoruz ve dönüşüyoruz. 

Yeter ki bu dönüşüm bizi daha iyi olmaya yöneltsin. Ama ne olursa olsun kötüye dönüştürmesin, iyiye olan inancımızı yitirmemize sebep olmasın. ❤️ 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kitap Özeti: Kendinle Savaşma Sanatı

Yabancılaş-ma!

Kitap: Benliğini Arayan Çocuk-Virginia M.Axline